Fatal error – ölümcül hata
İyi insan olmak bir ömür sürer. Kötü olmak on dakikadır!
Bu hayatta yapacağımız en ölümcül hata, kırılma noktasında, iyilikten vazgeçip, mazeretler uydurarak, kötülüğe yani karanlığa teslim olmak, saf değiştirmektir.
İyi insanlar olarak sabırla, şükürle, sebatla temiz kalmaya çalışıyoruz. Rızkımızı alınterimizle çıkartıp, aza tamah edip, helal lokma peşinde koşuyoruz gün boyu. Birileri hakkımızı yiyor, adaletsizliklerle karşılaşıyoruz, alın terimizin karşılığını çoğu zaman alamıyoruz ama yine de çalmıyor, öldürmüyor, irademizi birilerine teslim etmiyor ve alnımıza leke sürdürmüyoruz. Yakacak odunumuz kalmıyor bazen, faturaları ödeyemiyoruz, yiyecek makarnadan başka bir şey bulunmuyor belki evde ama dik durmaya devam ediyoruz, doğru yoldan ayrılmamaya gayret ediyoruz.
Diğerleri siyah takım elbiselerle gözümüzün içine baka baka mafyalaşıyor, çalıyor, sömürüyor, hortumluyor…. biz onları kınıyor ve onlardan uzak duruyoruz.
Köşe başlarında uyuşturucu satan çocuklar, kahvelerde kumarlar, arka sokaklarda et satan kadınlar…. bunlardan da uzak duruyoruz.
Çocuğumuz hastalandığında doktora gidecek paramız bile olmuyor bazen de sırtına gazete kağıtları koyarak, komşudan ilaç isteyerek, battaniye ile terleterek iyileştirmeye çalışıyoruz.
Bazen işten çıkarıyorlar bizi yok yere, sudan sebeplerle tazminatımızı bile vermiyor, siyah Mercedeslerle gezerken bizim işten çıkarılmamıza aldırış bile etmiyor patronlar…
Bazen annemizi, evladımızı, evimizi kaybediyoruz dik durmak uğruna.
Lakin gece başımızı yastığa koyduğumuzda uyuyabiliyoruz. Çünkü içimiz, vicdanımız rahat.
Taa ki … bir gün sabırdan vazgeçip, şeytana uyup, paraya sevdalanıp, yokluğa feryat edip, Allah’ı suçlayarak, çoğunluğa uyarak…. kötülüğe teslim olana kadar. İŞTE ÖLÜMCÜL HATA TAM DA BU.
Bunun geçici bir durum olduğunu unutarak, iyilikte sabrın mükafatı olacağını unutarak…. kötülükten ve kötülerden medet umuyoruz.
Bu ya bir kişi oluyor, yahut bir makam veya bir miktar para.
Sonra? Hayatımız ilelebet kararıyor ve gece uyuyamaz hale gelirken…. artık istesek de geri dönemiyoruz.
Son sınavı verememiş olmanın bahtsızlığıyla kötüler sınıfında siyah takım elbiseler giyiyor, kalp kırıyor, can yakıyor, hak yiyoruz.
Bu dünyada bir süre nefes alabiliyoruz belki minik dertlerimizden kurtularak ama asıl derdi, vebali boynumuza yük alıyoruz. Evlatlarımızın yüzüne bakamayacağımız utancı yaşarken ailemizden bile saklıyoruz belki tasvip etmeyeceklerini bilerek.
Ayetler hesap günü tasvirlerinde evlat ve eşlerinden fellik fellik kaçacak ebeveynlerden bahseder. İşte bunlar onlardır!
Gelin…. o kırılma noktasında az daha sabır göstererek düzlüğe çıkana dek bekleyelim ve karanlığa teslim olmayalım.
Şeytanlar ölümle ve fakirlikle korkutur. Oysa tek korkulacak olan Allah’tır. Kötülere teslim olup kalplerinizi karartmayın.
Çünkü temiz kalmak önemli.
Fatal error işte tam o kırılma noktasında temiz ve iyi olmaktan vazgeçme anı…
Vazgeçmeyin iyi olmaktan. Temiz ve güzel kalın. Bu dünya fani. Ve hesap var, ölüm var.
Benden demesi.
En büyük gerçek ölümdür. Korkutucu olan yanı da budur yani bilinmezlik. Ölen babamız da olabilir, bebeğimiz de, kendimiz de. Bir de ölmekten beter durumlar vardır ki fatal error yani ölümcül hatalarımız tam olarak bunu ifade etmektedir