Teoriler komplolar komplo teorileri
Hipotez, bilimsel olarak çözülmeyi bekleyen sorunların çözülebilmesi için ortaya attığımız varsayımlara veya tahminlere denir. Teori ise olayları sistemli ve bilimsel bir şekilde açıklayan kurallar, yasalar bütünü olarak tanımlanır. Komple ise planlı bir şekilde kişi veya kurumlara karşı gizlice alınan kararlar, kurulan tuzaklar şeklinde ifade edilebilir.
Komplo teorisi ise birine, bir kuruluşa vb. komplo hazırlandığı konusunda varsayımsal düşüncelerdir, böyle bir ihtimal olduğuna dair ihbardır. Konumuzla alakalı olduğu için bahsetmeden geçmeyelim Kassandra Sendromu (Kompleksi) ise kişinin gelecekte yaşanacak kötü olaylara veya acılara karşı başkalarını uyarmasına karşın çevresindekileri söylediklerine inandıramaması ve öngördüğü felaketi engelleyememesi sonucunda yaşadığı sendromun psikolojideki karşılığıdır.
Yani teori, tez, hipotez bilimsel gerçekler ve usullerdir. Komplo ise tuzaktır, hainliktir, suikasttir, beladır. Komplo teorisi ise komplonun ihtimaline dair ortaya atılmış hipotezdir, iddiadır.
Biraz karışık olduğunun farkındayım ama şunu demek istiyorum; dünyanın başına birileri sürekli çoraplar örüyor, gerçekleri, tarihi, sözlükleri, kavramları, geleceği bile değiştiriyor, yeniden kaleme alıp tasarlıyor, tuzaklar kuruyor, insanlığımıza, -canımıza, malımıza kast ediyor. Bunun adı komplo. Bizler ve birileri bu komployu ortaya atıp ispata çalışınca aslında komployu teorileştirmeye, doğruluğunu aydınlatmaya çalışıyoruz. Bu kez aynı komplocular bizleri komplo üretmekle yani yalan haber yapmakla, kafaları karıştırmaya çalışmakla suçluyor. Teorileştirmemize imkan tanımadıkları gibi gerçeği sulandırarak, yaygara yaparak, demagojiyle konuyu örtmeye çalışıyorlar.
Pek çok konu bu nedenle ortada kalıyor ve fakat bilim adamı kılıklı insanlar komplolara değinmeden, ihtimallere ihtimal tanımadan yollarına devam ediyorlar. Bu durumda da halklar aydınlanamıyor ve uçuruma doğru sürüklenmeye devam ediyor. Bunun en bariz örneği malum küreselleşme davetiyeleri.
Mülkiyetsiz, hürriyetsiz, robota ve yapay zekaya teslim azaltılmış nüfuslu bir sanal ve sahte dünya sunan ama vitrine süslü lafları, uzun ömürleri koyan küreselizm aslında insanlığın yok oluşu, duygunun ölüşü, umutların tükenişi, insanlığın bitişi, inançların ortadan kalkması demek.
Lakin birileri bundaki tehlikeye dikkat çekince bir anda alaya alınıyor ki çocuklar oynarken de aynısını görebilirsiniz (haklı çocuğu büyük ama haksız çocuklar sustururdu), alay ederek konuyu geçiştirmeye çalışıyorlar, inkar etmiyorlar, sizi susturuyor, konuyu değiştiriyorlar.
Düz dünya meselesi, aya gidilmediği konusu, gel-git olayı, islamofobi sevdaları, komünizm ideolojisi, gerici tayfalar mevzuu…. hep konuşulmayan, laf kalabalığına getirilen, halı altına süpürülen dertler. En bahtsızı da Lady Diana olmalı!
Lakin bunları dile getirenler kaka. (Affınıza sığınarak diyorum.)
Bence her mantıklı, eğitimli, aydın insan çevresinde ne olup bittiğini sorgulamalı, haberleri analiz etmeden kabullenmemeli, farkındalık yaratmalı ve uyanmalı.
bence. Onlar dilediği kadar alay etsin. Biz gerçekten yanayız. Uyuyanlar? Onlar ot gelip saman gidenler olarak tarihe geçecekler ve gelecek nesiller onları asla affetmeyecek.
Bizler üzüleceğiz. Çünkü meseleyi çözemediğimiz gibi sesimizi de duyuramadık, duyuramıyoruz. Duyursak da inandıramıyoruz. (Kassandra sendromu) Yarın o bahsettiğimiz belalar gerçekleşince ben demiştim diyebiliriz ancak içimizi koca bir kederin kaplayacağı aşikar çünkü insanlığın sonu gelecek. Ve bunda övünülecek bir taraf yok. O derin teessürle kahrolacağız, cahillerin ceremesini çekiyor olsak da aynı karanlığa bizler de mecbur ve mahkum olacağız. bence.