Huzur hayat okulunun ders arasıdır Hayat bir sınav olduğu kadar bir okuldur aynı zamanda. Bu nüansı anlayabilmek için bu dünyada biraz zaman geçirmek gerekir ama orta yaştan itibaren görürüz ki yaşam hem bizi sınav etmekte hem de bir şeyler öğretmektedir. Sınav sonrası için alacağımız notu hazırlarken, okul kısmı bizim elimizden tutan bir yardımcı, bir eğitmen,…
Etiket: psikoloji
Son pişmanlık fayda etmez
Son pişmanlık fayda etmez Pişmanlık yaptığımız, düşündüğümüz, söylediğimiz bir şeyden ötürü içimizin acımasıdır ve çoklukla da o iş bitince, eylem gerçekleşince ortaya çıkan kötü sonuçlardan kaynaklanır. Bardağı sehpanın köşesine koyarsak düşüncesizce ve özensiz hareketlerle çarpar, düşürür ve kırarsak pişman oluruz. Lakin artık bardak kırılmış, altı kişilik takın bozulmuştur. Nasihatlere kulak asmadan cahilce, hevesle, düşüncesizce girdiğimiz…
Denize düşen yılana sarılır mı
Denize düşen yılana sarılır mı Bu deyimi çok sevmediğim için buraya aldım. Çünkü bence denize düşen yılana sarılmaz, sarılmamalı. Denize düşmek deyimi derin sularda yüzme bilen-bilmeyen insanların, hayatla ölüm arasındaki ince çizgiyi ifade eder. Müşkülleri, depresyonları, zor ve çaresiz halleri…. Yılan ise kurtulmak için tutunulabilecek elleri. Lakin bu eller kirlidir, acımasızdır, haindir, çirkindir, boğulmaktan beter…
Balık hafızalı toplumlar
Balık hafızalı toplumlar Balıklar, şayet tekneden ava gittiyseniz bilirsiniz, bir yeme dadandığında korkar, gider dolaşır ve üç saniye sonra yine geri gelir, o yeni bir şeymiş gibi bildiklerini unutarak yeme hücum eder ve yakalanır. Yani az önce geçirdiği tehlikeden hiç ders alamaz çünkü hatırlamaz, unutmuştur. İşte bu zamanda toplumlar da böyledir. Hele karbonhidrattan başka bir…
Sır saklamak ve sırdaşlık
Sır saklamak ve sırdaşlık Sır, herkesçe bilinmeyen, açıkça söylenmemesi umulan, yakın dostlarca korunan manevi bir paylaşım. Masum, ahlaki, meşru-caiz olduğu müddetçe de saklanması gereken bir sadakat sözü. Arkadaş ve dostlar arasında, hatta daha büyük şirketler, hatta devletler arasında bile söz konusu olan bu bahis bilinmezliğini ve çeşitliliğini koruyor elbette. Kirli planları, ihanetleri kast etmediğimiz açıktır…
Tembele iş buyur sana akıl öğretsin
Tembele iş buyur sana akıl öğretsin Bu lafı severim, çalışkanları sevdiğim için. Tembellerden, aptallardan ve vefasız yalancılardan da hoşlanmam. Her toplumda birileri çalışır ve diğerleri onların sırtından geçinir. Bu okuldaki küme çalışmalarından tutun da, iş yerindeki çalışma gruplarına, devletler kademesinde daha büyük projelere kadar hep böyledir. Tembel, kabiliyetsiz, üşengeç, doğru mantık yürütemeyen birileri o çembere…
İkinci şans herkesin hakkı
İkinci şans herkesin hakkı İkinci şans; süregelen hayatımızda değişiklik aradığımızda, elde olmayan sebeplerle değiştirmek zorunda kaldığımızda, hayat yokuşunda ilerlerken başka bir yoldan yürümek istediğimizde başvurduğumuz isteğe bağlı veya zorunlu bir değişim. hayat arkadaşımız aramızdan ayrıldıysa, iflas ettiysek, emekli olduysak, yaşlandıysak, acılar denizinde, pişmanlıklar çağlayanında boğulduysak…. müracat edeceğimiz bir şey. İyi de olsak, kötü de olsak…
Hayat kırkında başlar
Hayat kırkında başlar Ortalama insan ömrü yetmiş sene. İlk beş on seneyi hayal mayal hatırlıyoruz. Kendi ihtiyaçlarımızı karşılamaktan bile aciziz çoğu zaman o yaşlarda. Yirmili yaşlara kadar hayatı tanımakla meşgulüz, hatalar yapıyor, düşüp düşüp kalkıyoruz. Otuzlu yaşlara kadar iş ve ev hayatına hazırlanıyor, bildiklerimizi sorguluyor, değerlerimizi ve karakterlerimizi oturtuyoruz yerlerine. Kırklı yaşlarda ise hayatı, duyguları,…
Dost acı söyler
Dost acı söyler Dost arkadaş deryamızın derin sularda yetişen, nadir bulunan mercanı, incisidir. İyi günde, kötü günde yanımızda olan, bizi seven, dert ve sevinçlerimizi paylaşan, sırlarımızı bilen… yarenimiz, sırdaşımız, dert ortağımızdır. Dost bizim için ve biz o dost için adeta yaşamın yükünü birlikte taşıyan tekerlekler gibiyiz. Gerçek dostsa tabi. Arkadaşımız çok, ortaklarımız, komşularımız, akrabalarımız…. ama…
En son babalar duyar
En son babalar duyar Bu deyimin en fanatik taraftarları annelerdir malesef. Kız çocuklarının da hoşuna gitmiyor değildir. Hele ki erkek çocuklar babaları duymasın diye daha anlayışlı ve şefkatli kabul ettikleri annelerini bu anlamda çok severler. Deyimin yerleşikliği çocukların anneyle daha yakın olmalarıdır, bu gayet normal. Baba genellikle iştedir, anne de çalışsa bile telefonda, akşamları çocuklar…