Araba sevdası Araba Sevdası, Recaizade Mahmud Ekrem’in 1896 yılında Servet-i Fünûn mecmuasında resimli olarak tefrika edilen, 1897’de kitap halinde yayımlanan ve Türk edebiyatında ilk realist roman örneği kabul edilen romanıdır. Ama konumuz elbette o kitap değil; gençlerin ve daha geniş çerçevede insanımızın araba sevdası. Arabalar insanları bir yerden bir yere emniyet ve konforla götürmek, zaman…
Etiket: ekonomi
Elmas ve pırlanta arasındaki fark nedir
Elmas ve pırlanta arasındaki fark nedir Mücevher; değerli taşlardan ve madenlerden yapılmış süs eşyası demektir. BU madenler elmas ve pırlanta olabileceği gibi, yakut, inci, zümrüt, elmaslarla çevrili bir safir, kehribar vs. de olabilir. Yani mücevher için sadece elmas ve pırlanta taşını düşünmek yanlıştır. Dünya üzerindeki en değerli taş, şüphesiz elmastır. Elmasın değerini işlenmesinin ardından, kalitesi,…
Bir Ulus fakirleştirilirse ne olur
Bir Ulus fakirleştirilirse ne olur Küresel dünyanın kirli emellerine değinmeyen çalışıyorum değişik pencerelerden. Fakirleştirildiğimizi de daha önce yazmıştım. Niyetleri zenginleşmek değil, fakirleştirmek demiş ve her ikisinin çok farklı şeyler olduğundan bahsetmiştim. Kendimi yeterli hissetmediğim için bugün devamını getireceğim. Yani neden fakirleşmemizi istiyorlar? Biz fakirleşince ne olacak? Tahmin edersiniz sizler de ancak ben aklımdakileri dökeyim önce….
Reaktif ve proaktif yaklaşım farkları
Reaktif ve proaktif yaklaşım farkları Halen gelişmekte olan ve geri kalmış ülkelerde reaktif yaklaşım yani sorun ortaya çıktıktan sonra çözüm arama alışkanlığı gelenek halindedir. Bahsedilen bu reaktif yaklaşım; geleneksel yaklaşımdır, bu yaklaşımda kazaların, gelişmelerin ve sistem bozukluklarının ortaya çıktıktan sonra veya çok yakın gelecekteki görünür durumlarının incelenmesi ve işin yeniden düzenlenmesi söz konusudur. Bu da…
Herkesin bir bedeli var mı?
Herkesin bir bedeli var mı? Herkesin bir bedeli var diyenlere ben katılmıyorum. Allah mecbur etmesin bu bedel bir kuru ekmek bile olabilir ama aç ve açık olmayanların daha üst standartlar için satın alınmasını anlayamıyorum. Kişiliğinden, karakterinden taviz verip vatanına, inancına, m,ll, değerlerine düşman olan kimseleri anlayamıyorum…. Yurt dışına gidip o tazecik beyinleri düşmanlarımızın emrine verenleri…
Rüşvet, arka çıkma ve kayırma
Rüşvet, arka çıkma ve kayırma Rüşvet, yaptırılmak istenilen bir işe yasadışı kolaylık sağlaması için ilgili görevliye ya da görevlilere el altından verilen para, mal vb. şeylerdir. Arka çıkmakla kast ettiğim ise yasadışı iş ve oluşta olduğu bilinen kimseyi korumak, sahte delil ve şahit üretmek, onun adil yargılanmasına mani olmak, suçunun ortaya çıkmasına mani olmaktır. İltimas…
Altta kalanın canı çıksın
Altta kalanın canı çıksın Eskiden oyun oynardık. Uzun eşek. Ben hayatı bu oyuna benzetiyorum daha doğrusu hayatımızı. Zayıfların, çalışanların, dürüstlerin, sıradan insanların üzerine basarak yükselmiş, katmanlar oluşturmuş bir toplumuz. Çoğumuz çalışıyor ekmek parası için, bir avuç insan ise çalışmadan, o çalışanlar sayesinde mutlu mesut yaşıyor. Geçim derdi olmayan, çalışmayı hiç düşünmeyen, her türlü nimetten faydalanan…
Biz ne yangınlar gördük
Biz ne yangınlar gördük Toplum olarak son yarım yüzyılımız dertlerle geçti. Terörle tanıştırdılar bizi, ambargolarla, savaş yaşadık, enflasyonu bela ettiler başımıza, siyasi cinayetler gördük, mülteciler geldi akın akın, ormanlarımız yandı, bombalar patladı tren garlarında. Üniversiteler kapandı, taraftarlar kavga etti döner bıçaklı, köprüler, ekmekler pahalılandı… Alım gücümüz zayıfladı…. Ama yıkılmadık. Parayla yıkamayacaklarını anlamış olacaklar ki 1980’lerden…
Hollywood film sektörü ve bilinçaltı operasyonları
Hollywood film sektörü ve bilinçaltı operasyonları Beyaz perde oldu adı Yeşilçam’ın. Hani Hristiyanlığın Noel günlerinde süslediği çamdan gelmekteydi adı. Televizyonlar dev ekranlara dönüştü, saysız paralı kanal kuruldu, internet sayesinde tüm filmler, belgeseller zamana bağlı kalınmaksızın izlenebilir oldu. Yetmedi binlerce zehirli dizi yapıldı belden aşağı veya şeytana hizmet eden. Dünyada pek çok film endüstrisi var. Lakin…
Ye kürküm ye !
Ye kürküm ye ! Akşehir’in beyleri ahaliden bazılarını yemeğe davet etmişler. Hoca davete günlük kıyafetiyle katılmış. Katılmış ama ne hoş geldin, ne sefa getirdin diyen var. Salonda da kenarda bir yer vermişler. Bakmış herkes allı pullu kıyafetlilere el pençe duruyor, bu böyle olmayacak diyerek bir koşu evine gitmiş, sandıktaki işlemeli kürkünü giyip yemeğe geri dönmüş….