Sevgililer günü nedir nasıl kutlanmalıdır ?
Sevgili, sevilen demek, aşık olunan…. ama tek taraflı değil aşk, çift kişilik bir perde aşk dediğimiz. Sevgili; hayatımızda bizi mutlu eden, iyi hissettiren ve daha da ötesi bizdeki ‘tamamlanmışlık’ duygusunu harekete geçiren birisi…. İşte 14 şubatın anlamı da burada bana göre, aşkın ve tutkunun var gücüyle devamlılığını sağlamak…
Sevgililer Günü, Aziz Valentine ile anılan bir gün. Tarih kaynaklarında her ne kadar birden fazla Aziz Valentine bulunuyor olsa da genel kanıya göre esas olan, Antik Roma medeniyetinde “Aşıkların Tanrısı” olarak bilinen Aziz Valentine. Hristiyan metinlerinde “Valentinus” olarak geçen Aziz’in hikayesi 14. yüzyılda geçiyor.
Roma İmparatoru Claudius, Roma askerlerinin tüm gücünü ve konsantrasyonunu orduya ve savaşlara vermesi gerektiğini düşündüğünden evlenmelerini yasaklamış. Buna razı olmayan Roma askerleri, birbirini seven ve aşık olan çiftleri birleştiren, bir araya getiren Katolik kilisesinde papaz olan Valentine’e gizlice başvurarak evlenirmiş.
İmparatorun yasakladığı halde aşıkları gizlice kavuşturan papaz Valentine’in yaptıkları açığa çıktığında II. Claudius, onun hapsedilmesini emretmiş ve öldürülmesini talep etmiş. Hapiste mahkum olarak geçirdiği günlerde Valentine, gardiyan Asterius’un sevgisini kazanmış ve kör olan kızı Julia’ya aşık olmuş ve idamına karar verilen 14 Şubat günü kendisine bir çeşit aşk mektubu iletmiş.
İdam öncesinde Claudius, kendisine bir af imkanı sunmuş; şart olarak da Hıristiyan inancını bırakıp Roma tanrılarına inanmayı sunmuş. Hristiyan bir din adamı olan Valentine bu talebi reddetmiş ve haliyle idamı kaçınılmaz olmuş. Bu hikayeye dayanarak papaz Valentine, azizlik mertebesine yükseltilmiş, 14 Şubat günü ise Sevgililer Günü ya da Aziz Valentine Günü olarak anılagelmiş….
Aziz Valentine’in idamı sonrası bu olay oldukça büyük bir ses getirmiş. Claudius’un askerlerin evlenmesine karşı tutumu ve birlikteliklerin engellenmesi de eklenince Aziz Valentine’in idam edildiği gün, M.S. 496’da Papa Gelasius tarafından Aziz Valentine Günü, Valentine’s Day veya Sevgililer Günü olarak ilan edilmiş.
Hikayesi bu.
Sevgililer günü nedir nasıl kutlanmalıdır ? sorumuza gelelim….
Sevgi her gün var, bir güne has değil aşk ama 14 Şubat sevgililer günü (İngilizce tabiriyle Valentine’s Day) olmuş bir kere… alıştırılmışız. Yalnızca ülkemizde değil, dünya çapında genel kabul görmüş bir gün bu. Her ne kadar kasımda aşk başkadır mottosu aşıklar arasında genel kabul görüyor olsa da, şubat ayı yaklaşırken özellikle gençlerin aklında hemen bu güne özel planlar yapmak ve hediyeler almak şekilleniyor. O halde bu özel ve aşıklar için anlamlı günü iyi değerlendirmek gerek. Ama nasıl?
Pek çok restoran, otel ya da eğlence mekanı bu özel için program hazırlamaya başladı bile. Bu yerler heyecan verici imkanlar sunuyor. Katılmak mümkün…
Birlikte konser, sinema, sergi, gezi, seyahat olur… şartlar müsaitse.
Hediyeleşmek elbette günü taçlandıran en önemli ritüel. Değeri önemli değil, hitap etsin yeter…
Onu değerli ve iyi hissettirecek her türlü duygu ve düşünce mümkün…. ister kahvaltı hazırla ister yemeğe çıkar, istersen gün boyu onu şımartacak özel cümleler kur…
Dilenirse sakince konuşup, bir fincan kahve yudumlanırken bakışmak da olabilir uzun uzun… dingin ve huzurlu baş başa bir gün….
Ama bence ….
İnsanlar bu günü manasına uygun ve özel kutlamak istiyorsa kalabalık aktivitelerden ve pahalı hediyelerden ziyade duygu dolu sözlere ve anı yakalamaya önem vermeli….
Kalabalıklardan ziyade sessizlik ve konsantre tercih edilmeli kalpler konuşurken, gözler bakışırken…
Sevgili her gün sevgili, hep yanınızda, günü çok da abartmamak gerek ama abartmamanın bedeline de hazır olmalı taraflar.
Hediyeyi sadece erkek almamalı bana göre… madem ki bu bir gösterge…. Herkes karşısındakine almalı…. Pahalı olmayan, sizi anlatan, onun sevdiği… ister çanta, ister dondurma, ister konser bileti. Maaşını o göz boyayıcı hediye için telef etmemeli insanlar…
Önemli olan sevmek, sevebilmek, sevecek insan bulabilmek, değer bilmek, sevgiyi yüceltmek…. Para harcamak değil.
Önemli olan konuşmak, gözlerle konuşabilmek, saklamadan, kısmadan, dolandırmadan, yalan söylemeden…. hayata kısa bir mola gibi.
Bence.