Meşgul olmak çalışmak demek değildir
Meşgul olmak bir işle uğraşmak, verilen vazifeyi yerine getirmek, mutat veya yeni bir şeyi yapmak için zaman harcamak demektir. Çalışmak ise emek sarf ederek üretmek, çözmek, başarmak demektir. Dolayısıyla ikisi arasında büyük fark vardır.
Çağımız insanı gayet meşgul ama incir çekirdeğini doldurmayacak o kadar gereksiz işle meşgul ki üretim gerçekleşmiyor, zaman israf oluyor ve başarı da doğal olarak gelemiyor. Mesai bitsin diye iple çekenlerden, mesaide başka şeyle meşgul olanlara kadar çoğu kimse maaşını yazık ki hak etmiyor.
Okul, iş ve ev hayatı, sosyal hayat hep bu menfi örneklerle dolu. Bazılarıysa meşguliyetini işten sayıp çalışıyorum farz ediyor. Çalışmadığının, üretmediğinin, hasıla elde edemeyişinin farkında bile değil.
Örneği tersten okursak şöyle demek gerekir; çalışanı sistemden alırsanız sistem kitlenir ve çöker, meşgul olanı alırsanız değişen hiç bir şey olmaz çünkü çalışanlar sayesinde sistem devam etmektedir.
Peki siz, biz nasılız? hayatımızdan gereksiz saat kayıplarını çıkartıp, hedefe odaklanıp, üretim endeksli, disiplinli çalışabiliyor muyuz? emek ve gayretimizi sonuca kitleyip olası engelleri kaldırabiliyor ve gerekli hamleleri inisiyatifimizle alabiliyor muyuz?
başkalarına yük olmadan, engel olmadan, gölge etmeden üretime yönelik ter dökmek yerine, saat doldurmaya mı ‘çalışmak’ olarak tarif ediyoruz?
Ya siz ? Çalışıyor musunuz? Yoksa sadece meşgul müsünüz?