İyilik ve kötülük kavramları üzerine kısa bir söyleşi
Bu konu ciltler dolusu kitaba sığmayacak kadar geniş bir pencere. Bu yüzden kısa bir söyleşi dedim.
ben dünyanın kötüler yüzünden çekilmez hal aldığını düşünüyorum ama onların her zaman var olacağının da bilincindeyim. Çünkü hayatın gece ve gündüz gibi iki yarısı iyilik ve kötülük. Dertler, zulümler hiç bitmeyecek yani, iyilik ve güzellikler de. Ama gün gelecek…. belki çok uzun zaman sonra iyilik kazanacak ve yaşam hak ettiği kapanışla noktalanacak. Dinen de bu böyle zaten.
İnançlıyız, milli değerlere bağlıyız, insanız, yaşamın mükafatlarını kullanıyoruz, ailemizin ferdi, annemizin kuzusu, arkadaşlarımızın göz bebeği, çoklarının örnek aldığı insanız…. tüm bunlar yetmez mi iyi olmak için.
Parayı haddinden fazla seversek, manasızsa hayatımız, makamlarsa hevesimiz, eziyet etmek, kolay kazanmak, hak edilmeyene bile sahip olmaksa, yasaklar umurumuzda değilse de kötülükle yakında dost olacağız demektir.
Kötülük ve iyilik, kötüleri ve iyileri ortaya çıkartır. Yani iyi ve kötü bir yaratık değildir, olgudur, sonuçtur. Allah kimseyi iyi veya kötü yaratmaz, ister ki kendisi iki yoldan birini seçsin, o yoldan yürüsün. İradesiyle, hür tercihleriyle seçsin, aklını kimseye emanet etmesin, köle gibi, davar gibi olmasın da güzele yönelsin ister… Sonra hesap, tartı ve vebal var elbette.
O halde nedir kötülük?
Bence kötülük hakka, adalete, izzete, nefasete, huzura, aydınlığa, sevgi ve umuda indirilmiş her türden darbelerdir. Can yakıcıdır, hakkaniyeti ve adaleti zedeleyendir, kayba neden olandır, ağlatandır, can alandır, kalp kırıcıdır, gerçeğe düşmandır, yaşamın karanlık ve sinsi yüzüdür. İçine her şeyi alır kara delik gibi…. tüm suçlar, haramlar, günahlar, ayıplar içindedir.
İyilik nedir o zaman?
Güzele, sevgiye yol açan, ışık olan, örnek olan, doğru ve gerçek olan, kalp ısıtan, merhamet eden, şeffaf olan, yardım eden, paylaşan, samimi olan, maruzat gideren, kolaylığa sebep olan, gerçekle dost olan her şeydir…. gülümsetendir, acıları hafifletendir, mutlulukları çoğaltandır, karınları doyurandır, göz yaşlarını silendir, yaşama arzusu aşılayandır, ayakları yere daha sağlam bastırandır.
Dünyada iyilik ve kötülük hep var olacak. Kıyasıya birlikte olacaklar omuz omuza ve bizi kandırmaya, cezbetmeye çalışacaklar….
Kötülüğün argümanları kuvvetli, tatlı, cezbedici… İyiliğinse davetleri cılız, ikramları mütevazi….
Ancak kötülük nefisten, iyilik kalpten doğar….
Kötülük geçici, iyilik kalıcıdır….
Kötülük sabah güneşine kadar egemendir hayata, iyilik gün ışıldadıkça hakimdir yaşama….
Masumiyetin bekçisidir iyilik, mazlumun yanındadır, beyazdır, namusludur, hayırlı evlat gibidir….
Masumiyete düşmandır kötülük, kirlenmeye çağırır, zulmeder, zulmü özendirir, namussuzdur, hayırsızdır, kalp kırmaktan çekinmez…
İyilik bir yetimin başını okşamaktır, kaldırımdaki kediyi sevmek, yoksula dokunmak, acıya ortak olmak, parayı, aşı, sıcak sobayı paylaşmaktır.
Kötülük arsızca asılmaktır harama, hırsızlığa davet, şehvetin kapılarını utanmadan sonuna dek açmaktır. Saklanmaktır kötülük, görünmemektir, utanmaktır ama gör4ülmediği, tanınmadığı müddetçe, anlaşılmadığı sürece utancın izi yoktur yüzünde…. yeterince kötüyse utanmaz da.
İnsan iyi olmalı, iyilik yapmalı…. Yakın çemberden başlayarak…. Önce kendisine….. ahlaklı, çalışkan, dürüst ve samimi olarak…. SOnra etrafına…. paylaşarak, vererek, yardım ederek…. Sonra tabiata, kainata, yaşama iyi olmalı insan…. kuşların kanat seslerini duyacak kadar, çiçeği koparmaya kıyamayacak kadar…. Allah ve dini için iyi olmalı insan…. günahlardan sakınmalı, hesaptan korkmalı…. Vatanına, milletine iyilik etmeli insan…. vatandaşlarını sevmeli, devletine destek vermeli, vatan toprağını aziz bilmeli, köylüsü kentlisiyle kan kardeş olabilmeli….
Kötülük kolay, kötülük makamlar, servetler sunar ama kalbi kapkara eder…. akıbeti de karanlıktır. Mahveder insanı er ya da geç.
Hani yaşamın monotonluğuna, yokluklarına içerleyip kötülüğü seçenler var ya…. işte onlar asıl ruhlarını şeytana sattıktan sonra görürler acıyı, çıkmazı, çaresizliği… Sakın sahte gülüşlerine aldanmayın, gece uyku bile uyuyamaz onlar, vicdanları sürekli rahatsız eder onları ve pişman olsalar da dönemeyecekler geriye diye daha çok çırpınır ve batarlar çamurlara…
Kötülük, kötüler yaratır, kötüler birbirlerine güç ve destek verirler. Bu sürü psikolojisi daha çok kötüler üretir ve kötüler dönmeyi, uslanmayı bile akıl edemez hale gelirler…. Yaygınlaştıkça, kurumsallaştıkça, kalıcı hale geldikçe güçlenir, organize olur, topluca saldırır, tuzakları çeşitlenir, kandırmaları artar, rüşvetleri çoğalır…. satın alır ruhu kötülük kişi ne istiyorsa onunla….
Kibir kötülüğün baş yaveridir…. şeytanın da en etkili silahı. Mütevazilik ise iyiliğin simgesidir.
Kurumuş bir ağaç, susuz kalmış bir toprak, bereketsiz iç bunaltıcı bir atmosfer, kara kuşların uçuştuğu bir tablo, güneşsiz bir sahnedir kötülük…. ıssızdır, sevimsizdir, tehlikelerle doludur…
Çiçeklerle, kelebeklerle doludur iyilik…. Tebessümlerle, mis kokularla, yeşil yapraklarıyla gülümser insana…
bence insan iyi olmalı, iyi kalmalı. Çünkü kazanacak takım iyilerin takımı.
İyilik ve kötülük kavramları üzerine kısa bir söyleşi dedik uzadıkça uzadı. benden bu kadar bu akşamlık.
İyiler bu yazıyı okuyunca tebessüm edip kendisiyle gurur duyacak biliyorum. Kötülerse zırva bulacak. Olsun. Ben içimden geçenleri söylemekle ve hatırlatmakla mesudum.
benden demesi.