İskender Kebap tarihçesi
İskender kebap , iskender döner veya Bursa Kebabı; Bursa yöresinin meşhur kebap yemeklerinden biridir. Bursa yöresinin meşhur yemeklerinden biri olan İskender Kebabın hikayesi, 1867 yılında Mehmet oğlu İskender Efendi’nin Bursa Kayhan’daki dükkânında başlamıştır.
Kebap; 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar kuzu, yere paralel biçimde duran odun kömürlü bir ocağın üzerine yatırılarak pişirilmekteydi. Bu yöntemde kuzuyu sürekli olarak çevirmek hem aşırı emek gerektirmekte, hem de etin her tarafı eşit derecede pişirmemekteydi. Ayrıca kuzu etinin farklı bölümlerine ait farklı tatları müşterilere eşit biçimde paylaştırmak da oldukça zordu. Tabi ateşin üzerinde yatay duran ve yağları kömürün üzerine damlayan kuzunun ortaya çıkardığı koku ve duman da rahatsız ediciydi.
İskender Efendi henüz 12 – 13 yaşlarındayken tüm bu sorunları çözecek devrimsel bir yöntem icat etti. Amcası Sabit Dede’den aldığı destekle icadını hayata geçirdi. Kuzu etini, kemik ve sinirlerinden ayırdıktan sonra dikey madeni çubuk üzerinde, kendi ekseni etrafında döndürerek odun kömüründe pişirdi. Bu sayede eti çevirmek, her tarafını eşit biçimde pişirmek kolaylaştı, koku ile duman ortadan kalktı ve kuzunun en lezzetli bölümleri kaynaşarak efsane bir lezzete dönüştü.
Bu lezzet, Bursa’da o tarihlerde “İskender Efendi’nin Dönen Kebabı” olarak isim yaptı .Halk dilindeki “döner” , “döner kebap” tanımlamalarının çıkış noktası oldu.
Aslında temel malzemesi döner olsa da iskenderi iskender yapan, üstündeki tereyağ, domates sosu, yanındaki yoğurt ve altındaki yağlı pide parçalarıdır. Ayrıca iskenderin eti herhangi bir dönerin etinden farklıdır. İskender kebabının yapıldığı et, Uludağ kekiği ile beslenen koçlardan elde edilir. İskender etinin yağı daha az olur. Kullanılan domates sosu ve yoğurt da kaliteyi çok etkilemektedir. Adını, 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğu’nda Bursa’da yaşayan mucidi İskender Efendi’den alır.
“İSKENDER Efendi”’nin ortaya çıkardığı “DÖNER KEBAP” lezzeti ilk gün ki reçetesiyle, “İSKENDEROĞLU” ailesinin yeni kuşakları tarafından korunarak hem “TÜRKİYE” çapında, hem de dünya çapında ağırlanan tüm misafirlerle paylaşılmaya devam etmekte.
İskender Kebap tarihçesi görüldüğü üzere çok eskilere dayanıyor ve artık milli bir yemek. Bu lezzet hepimizce malum ve sahip çıkmamız gereken değerlerden. bence…. övgüyü ve korunmayı da hak ediyor.