Hiç bir şey sebepsiz değildir
Hani diyoruz ya tabiattan alacak çok dersimiz var diye, düşünüyorum da tabiata ait tüm işlerin bir sebebi var. Rüzgarın, nemin, yağmurun, bulutun, yıldırımın, şimşeğin…. Bir olmasa çarklar dönmüyor. Güneş ve ay gibi, yaz ve kış gibi…. tesadüfe yer yok tabiatta, görevler var, sebepler var, neticeler var.
İnsanların hayatı ve dünya yaşamı da aslında öyle…. her birimiz zincirler gibiyiz. Bir yol tutmuş gidiyoruz. Yanımızdan, altımızdan başka zincirler geçiyor. Bazen bir diğerine yaklaşıyoruz, bazen kesişiyor yollarımız.
Acılarımız mesela…. ya sınav için, ya evvelden yaptığımız bir hatanın vebali için, yahut daha güzel bir anlam için…. Her şerde bir hayır vardır diyoruz ya işte aynen öyle. Sevinçlerimiz mesela ya bir mükafat, ya bir hazırlık acı günler öncesi, ya ağır bir sınav sorusu…
Başkalarının zincirlerinin manyetik etkilerini sakın hafife almayın. Yanımızdan geçerken dahi etkiliyorlar bizi. Hele bu aile yahut akrabaysa, sıkı temasımız varsa…. birer sebep oluyorlar bizler için.
Ve hayat sebeplerin neticelerinden ibaret!!!!
Hani mazlumun hakkı yerde kalmaz diyoruz mesela…. bir zaman geçiyor, en ummadık anda başımıza bir hal geliyor. O zulümlerimizin ceremesi olduğunun farkında dahi değilken. Tam tersi çok acılar çekiyoruz uzun bir zaman. Derken bir sabah dünya değişiyor güzel haberlerle…
Bir bebek, bir miras, bir imkan oluyor mükafatın adı….. bir hastalık, bir iflas, bir gurbet oluyor cezanın adı….
Sınav kaçınılmaz, gerçek ve adil. Bazen hayat kendisi ara sorular veriyor bize. Acı kimisi, kimisi tatlı…. Bolluk da var, yokluk da.
Hayatımıza giren insanlar var. Her biri bir maksatla geliyor çoğu zaman farkında bile olmadan. Kimi dürüstlüğü öğretiyor bize, kimi hileyi, kimi sevmeyi anlatıyor kimi ayrılıklara sebep, kimi ruhumuza dek işliyor, kimi bedensel zevklerimizi esir alıyor. Ama her biri bir iz bırakıyor. Bir zaman sonra çekip gidiyorlar dünyamızdan…. biz niye gittiklerini anlayamadan.
Bir sebeple geldiler, bir sebeple gittiler onlar….
Şehirler, lisanlar, bayraklar, değerler her biri bir sebep.
Şunda anlaşalım. Mükemmel insan yoktur. Yaratan’ın mükemmel insan yaratma iddiası ve projesi de yoktur. Çünkü kimse mükemmel değildir, olamaz. Peygamberler dahil. Ama mesele iyi olmaktır, dürüst ve çalışkan olmaktır, ispat etmektir bu meziyetleri.
İyi olmak isteyene Allah sebepler verir, kolaylıklar gösterir. Kötü olmak isteyenlere de imkânlar sunar. Tercih bizim olmakla birlikte sebepler bizim değildir. Önümüzde uzanan diğer zincirlerin halkalarıdır onlar aslında ama biz kenetlenirsek vagonlar gibi…. istikametimiz de o yöne çevrilir.
Sebepler doğrudan da olabilir, dolaylı da…. Yanı başımızdakinin kaderi de bizi etkiler. Onun sınav soruları da, onun ara durumları da.
Eşimiz, dostumuz olabilir bu kimse. Aile, anne, baba…. çocuk. Onların sebepleri de etki eder hayatımıza.
Onların kendi alın yazılarının gölgesi düşer yolumuz üzerine…. bizi de sarsar. Boşanmalar mesela, iflaslar, göç etmeler…..
Hayat ekonomisiyle, coğrafyasıyla, matematiği ile sürekli sebepler yaratır. O sebepler sonuçlar yaratır ve bizim hayatlarımız o sonuçlardan ibaret. Tesadüf dediğimiz şeyler…. aslında haberimiz olmayan gerçekler ve sorular bence. Şans mesela var mıdır? Uğur ya da uğursuzluk? Bence şans da yok, uğursuzluk da. Her şey insanın başından çıkıyor, yaptıklarımızın bir neticesi.
Öyle ya bu hayat bir sınavsa tesadüf ve şans veya uğurlu olmak sınavın ciddiyetine uymaz, adaletini sarsar. O halde bilelim ki her şey bir sebep, her şey bir sonuç.
Şu an yazıyorum mesela….. bu bir netice eskinin tecrübelerinin…. ama aynı zamanda bir sebep sonraki yaratacağım etkilere. Kaç kişi okuyacak, kaç kişinin hayatı değişecek, onlarda ne gibi ilhamlar yaratacak bilmiyorum ama okuyanlar için bu yazı bir sebep olacak. Yani benim neticem, başkalarının sebebi olacak.
İşte hayat zinciri böyle bir şey…. hem kendim için yeni halkalar kuruyorum bu yazıyla, hem başkaları kenetleniyor benim halkama ve kendi halkalarını üretiyor peşi sıra.
Bence… Hiç bir şey sebepsiz değildir . Hayat zincirlerden ibaret ve kesişen yollar kaderimiz, halkalar yapıp ettiklerimizi neticeleri…. Kader demekle elimizde olmayan kaderi kast ediyorum… doğmak, ölmek gibi…. Ama onun dışında ne yaşıyorsak kendi mahsulümüz….. kendi elimizle çiziyoruz haritalarımızı, ne yaşıyorsak yapıp ettiklerimiz yüzünden…