Üç soru tek cevap Sitemin en başında bu üç soru vardı ilk zamanlar… SOnra yan tarafa aldım ama atmaya kıyamadım. İnsanlar okusun istedim bu acı itirafları. Şimdi de yazı olarak buraya koymak istiyorum ki kalıcı olsunlar. Çünkü bence gayet önemli… Hala yan tarafta da sabit olarak duran üç soru şöyleydi; 1. Küfürden, nefretten, eleştirmekten, boş…
Kategori: Dünya sınavı
Orta yaşların bendeki derin izleri
Orta yaşların bendeki derin izleri Orta yaşların sınırı ansiklopedilerde yer almıyor, olsa da değişik yaşlar var bildirilen. Ama bana göre hayata atılınan an, mesleğe başlanan, evlenilen yaş…. yani 25 sonrası orta yaş. Gençlik bitmiyor henüz ama bir ara dönem sanki… hani 35 yaş diyorlar ya… öyle. Ama 25-35 arasını gençlik diye sıfatlandırmak da bana çok…
Nirengi noktası
Nirengi noktası Nirengi noktası, bilimsel anlamda referans nokta kabul edilir, başlangıç noktası veya. Edebiyatta da benzer anlamdadır. Matematikten bahsetmeyeceğim ben…. Hayatımızın referans noktasını ele alacağım, hayatın merkezine neyi koyduğumuzu, nasıl diğer tüm metrajımızın buna göre şekillendiğini, yan etkilerini, fayda ve zararlarını… Bazılarımız hayatın merkezine parayı koyuyor… Hata sıralamasında bu gaflet malesef ilk sırada. Paraya göre…
Labirentteki hayatlarımız
Labirentteki hayatlarımız Labirenti bilirsiniz…. alternatifli yollardan bir çıkışa veya merkeze ulaşır…. Tepeden bakamazsanız gördüğünüz şey sadece iki seçenektir ve hafızayla alakalı da olarak tıkanan yollarda geri dönüp diğer seçeneğe gitmek durumunda kalırsınız. Bu anlamda çıkış veya merkezi bulmak oldukça zordur. Film serisi de yapıldı hatırlarsanız. Değişik gayeler içindi ve teması oldukça farklıydı ama temel aynıydı…….
Uyanmak
Uyanmak Uyumak güzeldir uyanmak varsa…. Yaşamak güzeldir hayal ve umutlar varsa… Ölmek güzeldir değerince yaşandıysa…. İnsan güzeldir insanca yaşıyor ve ölüyorsa. Uyanmak uykunun ölümden sonraki halidir… Çünkü her gece ölür insan. Sabah kimi uyanır, kimi uyumaya devam eder sonsuza değin. Uyanmak yataktan kalkmak demek değildir, gözleri açmak, görmeye başlamak…. beyni devreye sokmaktır rölanti saatlerden sonra……
Düşünüyorum öyleyse varım
Düşünüyorum öyleyse varım Latince “Cogito, ergo sum” (Fransızca: Je pense, donc je suis). Düşünüyorum, öyleyse varım demek. René Descartes’ın felsefi sözü. Açık seçik ve belirgin fikirler dışında hiçbir şeyi kabul etmemek, her sorunu çözümü için gerekli sayıda parçalara ayırmak, düşünceleri basitten karmaşığa doğru sıralamak, gözden kaçmış bir şey olup olmadığını sürekli kontrol etmek anlamında. Örneği…
Nasıl zengin olunur
Nasıl zengin olunur ? Zenginliğin parayla alakası olmadığını, mutluluk getirmediğini biliriz, söyleriz ama ne hikmetse para için yapamayacağımız şey yoktur. O kadar severiz ki parayı… para ilahımızdır. Bu yüzden de rahat, tasasız, paralı, lüks hayatlar arzu eder, hayal ederiz. Bu hayali gerçekleştirmek için de düz yolda kalmak gibi bir yeminimiz de yoktur çoğu zaman. Dikenli…
Meşgul olmak çalışmak demek değildir
Meşgul olmak çalışmak demek değildir Hepimiz gün içinde enerji sarf ediyor, yürüyor, işe, okula, tarlaya gidiyor, koşturup duruyoruz. Akşamları ise yorgun argın eve dönüyor, günün ağırlığını atamadan ertesi sabah yeni güne başlıyoruz. Hayatımıza zaman kalmadığı gibi… üretkenliğimiz de düşüyor günden güne. Meşgul oluyoruz bazı şeylerle, işlerle, konularla, meselelerle. Ama acaba çalışıyor muyuz, oyalanıyor muyuz, vakit…
Pırlanta sevdası
Pırlanta sevdası Vakti zamanında çiftler birbirlerine duydukları sevgiyi deniz kabuklarından yapılmış bilekliklerle, çiçeklerden özellikle papatyalardan yapılmış taçlarla, yakalara konan kırmızı güllerle ifade ederlerdi. Masum, temiz, doğal ve ucuzdu hatta bedavaydı bu yöntem. Sonradan süs ve takı anlamında hayatımıza altın ve gümüş sokuldu. Bu ikisi tarih boyu vardı ancak bir ticaret metasıydı, değerliydi, değerli olduğu için…
Mutluyum mutlusun mutlu
Mutluyum mutlusun mutlu Yeni yılın bu ilk dakikasına mutluluk yazımla girmek istedim. Tüm okuyuculara, can dostlarıma, sevdiklerime nice mutlu yıllar diliyorum. Mutluluk içimizden gelen çocuksu bir sevinç…. bazen en ufak bir şey bile bizi mutlu etmeye yeterken… bazen büyük şeylerle bile mutlu olamıyoruz. Bazen en ufak şeyler bizi mutsuz ederken, bazen en büyük acılar bizi…