Yüksek ve düşük tansiyonun belirtileri nelerdir ? Etrafımızda sıkça karşılaştığımız tansiyon hastalığına değinmek istedim bugün. Çünkü yalan yanlış pek çok birli var ortada ve müdahaleler de çok doğru değil. Malesef sorunu anlamak ve çözmek yerine de hep birlikte ilaçlara yöneliyoruz. Bu ise bizi bağımlı yapıyor. Önce tansiyon denir diye başlayalım; TANSİYON Atardamarların içindeki kan basıncına denir….
Kategori: Beslenme ve sağlık
Sağlıklı ve dengeli beslenmenin ipuçları
Sağlıklı ve dengeli beslenmenin ipuçları Bu konuda ben toplumun çoğundan farklı düşünüyorum. Bir kaç yönden. Evvela diyete, perhize, sıfır bedene, obeziteye karşı olduğumu belirteyim. İsrafa da aynı şekilde. İnancım şu; israf etmeden, çöp üretmeden, bol bol yemek, iş üretmek için enerji ve güç toplamak ama o enerjiyle boş boş oturmamak ve bolca hareket etmek, iş…
İnsan ne zaman yaşlanır ?
İnsan ne zaman yaşlanır ? Şöyle bir yazı okudum geçenlerde; Yaşadıkça değil, yaşayamadıkça yaşlanır insan. Yaşlılık; saçlardaki aklar, yüzlerdeki kırışıklıklar değil, yüreklerdeki sevgisizlik, yarınlardaki umutsuzluktur. Bir diğeri de şöyleydi; erkek beyazlayan saçlarını saklamamaya, kadın saklamaya başladığı zaman yaşlanır…. Aslında insan yaşlanmaya başladığını, yaşlı olmayı kabul ettiği zaman yaşlanır…. Merak etmeyi, öğrenmeyi bıraktığı zaman yaşlanır insan….
Lokmanı bitir kızım yemek ağlamasın diye diye
Lokmanı bitir kızım yemek ağlamasın diye diye Ufakken annemiz sofrada adeta yalvarırdı… lokmanı bitir oğlum… bak yemek ağlıyor…. Doyduğumuz halde mecbur yerdik o son kalanları…. Ve o son kısım yap olarak geri dönerdi bedenimize… derken yağlar yerleşik hal alırdı evde aynı tutum sürdüğü için ve obez, kilolu en azından balık etli olur çıkardık… hala da…
Bir insan nasıl alkolik olur ?
Bir insan nasıl alkolik olur ? Alkolün psikolojik faydaları yazımdan sonra biraz eleştiri aldım. Normal karşılıyorum. Orada niyetimin teşvik olmadığını izaha çalışmıştım ama sanırım anlatamadım. Hala aynı fikirdeyim ama bu içene bağlı muhakkak ki. Çünkü herkes ağzıyla içmiyor ve ölçüsünü bilmiyor. Etrafımızda bu ölçüyü kaçıran çok insan var malesef. Doğrusu mutluluktan, sevinçten alkol bağımlısı olanı…
Güneş gözlüklerinin faydaları ve zararları
Güneş gözlüklerinin faydaları ve zararları Güneş gözlükleri zamanımızda hem bir sağlık aracı hem aksesuar olarak kullanılıyor. Numaralısı, colormatiği, kapaklısı gibi onlarca çeşidi var. Fiyatlarının nispeten düşük olması da insanları cezbediyor ve kıyafetin bir parçası gibi düşünülüyor…. öyle ki kapalı mekanlarda bile takan insanlar var… Sadece bayanlar için değil, erkekler için de durum aynı. Peki bu…
Sosyal medya bağımlılığımız
Sosyal medya bağımlılığımız Elimizde telefonla yürüyoruz sokaklarda…. Düşüyoruz, çarpıyoruz, eziliyoruz. En azından telefon düşüyor elimizden. Otobüste, metroda herkesin elinde bir telefon, oradan oraya sörf ediyoruz. Yaşadığımız, hissettiğimiz, gördüğümüz ne varsa… anında o sanal dünyaya resmediyoruz, mahremiyetimizi yok sayarak. Anı yaşayamadan, anı ölümsüzleştirmeye çalışıyoruz. Gündemi, hayatı sanal alemden takip ediyoruz cahilce. Sevdiklerimize anneler günü mesajı bile…
Sigaranın dumanı
Sigaranın dumanı Sosyetik olduk… iyi giyiniyor, parfüm kokuyor, beyaz gömleklerle gidiyoruz işe… Hanımlar kısa etekler, yüksek topuklarla dolaşıyor şıkıdık şıkıdık. Diyetler yapıyor, spora gidiyor, lüks gökdelenlerin bilmem kaçıncı katında 1 + 1 evlerde kiraya oturuyoruz ama eşyalarımız en pahalısından…. Dışarıdan yemek söylüyor, yemek kokusundan nefret ediyoruz… Çıktığımız yeri, geldiğimiz yeri unuttuk. Sigaraya antipatimiz var mesela….
Ecel ertelenmez
Ecel ertelenmez İnanın veya inanmayın ecel var, kaçınılmaz…. Kıyameti göremesek de herkesin eceli kendi kıyameti. Bu hayatın en tartışılmaz gerçeği. Ve ölüm sonrası hiçlik olmayan bir değişim, kabuk değiştirmek gibi, yeni bir hayata başlamak, doğmak gibi bir şey. Ürkütücü mü evet ama kaçınılmaz. Ecel ayetin deyimiyle değiştirilemez bir gerçektir, ertelenemez bir olgudur Allah aksini dilemedikçe….
Hasta ediliyoruz
Hasta ediliyoruz Şeytan ölümle ve fakirlikle korkutur. Bunu defaten vurguluyorum. Fakirlikle, fakirleştirilmelerimizle alakalı yazımı aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz. Diğer yandan ölümle, hastalıkla korkutuluyoruz ve bu artık bizde yerleşik bir korku olmak üzere. Hastanelere gidin. Bahçedeki, acil servisteki kalabalığa bakın. Suratlardaki endişeye, çaresizliğe, teslimiyete, gözlerdeki korkulara. Sararmış tenler, sulanmış gözler, titreyen eller…. Hastanelerin adı bile soğuk ama…