Ayrıştırılıyoruz
Ne ara bu hale geldik?
Bu soruyu kendimize her gün soruyoruz. Nerde o eski bayramlar, ahiretlikler, komşular, kan kardeşler, mahalle sohbetleri, sokakta oynayan çocuklar …. ? Kimse kimsenin mezhebini, memleketini, soyunu sopunu, inancını merak dahi etmezken, kalp güzelliğine ahlak ve namusuna bakarken…. şimdi ne haldeyiz de temiz raporu ister gibi nesi varsa araştırıyoruz insanların?
Milli takım kaptanı olanlar, gazete yazarları olanlar, bankacılar, dişçiler, doktorlar bizden değildi. Aynı ırktan, mezhepten, takımdan, dinden değildik de bu onları sevmemize mani mi oldu? Lefter’i ulusça sevmedik mi?
Şimdi cinsiyete, sağa sola, doğuya batıya, zengine fakire, dindara laik’e ayrıştırılmadık mı? Sünni’si Alevi’si diye kıyametler kopartmadı mı birileri? İnsanların vicdan hürriyetlerine tecavüz edip dinlerini, mezheplerini sorgulamadık mı?
Kim bizi bu hale getirdi?
Milli birlik ve beraberlik ruhunu çöpe atanlar, geleneklerle alay edenler, şanlı mazimizi unutturmaya, yeni bir tarih yazmaya çalışanlar kimler? İmece usulü yardımlaşmayı yok edenler, komşuluk ilişkisini şaibeli kılanlar…. gazeteleri, internet sayfalarını komşuluk başlığı altında kavgalarla, cinayetlerle tasvir edip komşuluk müessesesini karalamaya çalışanlar kimler?
Gökdelenleri hayatımıza sokup, bencil hayatları özendirip, boşanmaları kolaylaştırıp, inançları mülakat meselesi yapıp, particiliği, fanatikliği mecburiyet haline getirip BİZLER VE ONLAR diye ayırmaya çalışanlar kim? Televizyonlarda ahlaksız dizi ve filmleri defaten oynatanlar, gazeteleri çıplak kadın fotoğraflarıyla, asparagas haberlerle dolduran yandaş gazeteciler kim? Memurla, emekliyle alay edenler kim? Sendikal hakları ortadan kaldıranlar kim? Kıyafet anarşisi yaratıp türbanlı etekli kavgası çıkartıp ayrıştıranlar kim?
Peki biz neden ayrışıyoruz? Öyle ya hırsızın hiç mi suçu yok?
Gelin…. kardeş olalım. Kalp güzelliği, ahlak yüceliği, helal lokma takipçiliği, iyilik dostu insanları sevelim, kardeş edelim. Kötüleri, hırsızları tutacağımıza, bizden olmasalar da, aynı inanç ve fikri taşımasak da temiz insanları yeğ tutalım.
Sormayalım, araştırmayalım özel hallerini, açık ve ayıp aramayalım, noksan ve kusur görmeye çalışmayalım. Aksine onları öyle kabul edelim temiz ve güzel insanlarsa. Alay etmeyelim, ötekileştirmeyelim.
Ne ara bu hale geldik diye sorun kendinize ve bunda kendi günahlarınızı ortaya koyun. Yakın çevrenizde kümeleriniz dışına haksız yere attığınız insanları düşünün. Yok yere hayatınızdan çıkardığınız insanları.
Bence … insan kalbiyle, vicdanıyla, ahlakıyla insandır. Saç rengiyle, kıyafetiyle, inancıyla, partisiyle, parasıyla, futbol takımıyla değil.
Benden demesi. Ayrıştırılıyoruz ve bunun sonu malesef hüsran olacak eğer kendimizi düzeltemezsek.