Ahir zaman
(Dini içerikli yazı. Ebeveynler lütfen çocuklarınızdan evvel sizler okuyunuz.)
Dini bir kavram olarak Ahir zaman veya Kıyametten önceki son devir; kıyamet öncesinde alametlerle kendisini belli edeceği belirtilen zaman dilimi, dünyanın son günleri olarak tarif edilir.
Bu sürenin ne kadar olduğu, ne zaman başladığı, başlayacağı, ne zaman biteceği ise meçhuldür. Dini kaynaklarda emareler zikredilmektedir ama bunlarda bize ancak bir fikir verebilir ve gaybın yani geleceğin bilgisi sadece Allah’tadır.
Hal böyleyken …. herkesin eceli kendi kıyametidir.
Yaşanılan ömür ister ahir zamanda olsun ister öncesinde aynıdır, sevap ve günahlar aynıdır, ecel herkes için sonsuz hayata geçiş demektir. Yani ahir zaman kişileri çokça ilgilendirmez.
Toplumlar ve dünya halkları için Ahir zaman bir anlam ifade eder. Çünkü onlar uzun ömürlüdür ve bireyler ölüp gitse de belki yaşamları kıyamete dek sürecektir.
Bizler için bu nedenle önemli olan yaşadığımız hayatları, düzgün sonlandırmaktır.
Ahir zamanın belirtilerine bakıldığında değişik hadislerle karşılaşırız. Kıyamet alametleri de denen bu bilgiler de bir yere kadardır. Şekil var ancak tarih yoktur.
Ayetlerin kıyamet tasviri vardır, açıktır, detaylıdır ama orada da tarih söz konusu değildir. Baş meleklerin bile bu kıyamet tarihini bilmediği düşünülürse çok da kafa yormamak gerekir.
lakin…. bence şu an ve çoktandır dünya ahir zamanı yaşamaktadır. Neden derseniz daha önce helak edildiği bildirilen kavimlerin her birinin ayrı ayrı işlediği melanetlerin bugün tümü birden yaşanmakta, adeta helake davetiye çıkartılmaktadır.
Kavimler neden helak edildi ? yazımı okuma şansınız olursa detayı bulabilirsiniz.
Malum tufan ve kıyamet farklı şeylerdir. Tufan yaşamın, kıyamet sistemin sonlanmasıdır. şeklini ve muhteviyatını bilemesek de biliriz ki kıyamette tek bir canlı kalmayacaktır ölmeyen. Oysa tufan da kurtarılanlar vardır.
Bu detayı da verdikten sonra asıl konumuza gelelim. İnsanlığın ahir zamana doğru koşarak yuvarlanmasına ve her türlü kötülük ve musibeti korkmadan işlemesine.
Şeytanın dini ; ŞİRK adlı yazımda kısmen değindiğim gibi İblis, insanın yaratılışından itibaren düşman olmuş, dünya hayatında da düşmanlık yapacağına yemin etmiş, süre ve ruhsat almıştır. Tarih boyu da insanı azdırmış, inançları yok etmiş, gerçeği değiştirmiş, yaşamı kirletirken kötülüğü zirveye taşımıştır. Bunu da süslü göstererek, kandırarak, korkutarak yapmıştır. Yapan ve zalim olan ise insandır. Bu dünya hayatı işte bu kanan insanın yeniden cennetlere dönebilmesi için kısa süreli bir sınavdan ibarettir. (Bakınız; A’raf suresi 11 ve 25’nci ayetler)
İşte ahir zaman dediğimiz süreç yaklaşan kıyametten hemen önce insanlığın azgınlığının doruklara çıkacağı zaman dilimidir. İnançsızlığın, ahlaksızlığın, güvensizliğin, kibirle büyüklenmenin ve insanlıktan çıkmanın, şeytanlaşmanın.
Dolayısıyla kıyamet bu ahir zamandan sonra yaşanacak, belki kanlı savaşlar, belki doğal felaketler görülecek…. ahlaksızlık ve sapıklık sokaklarda alenen işlenir olacak, hırsızlık, cinayet ve tecavüzler artacak…. dünyanın tüm dengeleri alt üst olacaktır.
SOnra kötüler yenilecek, sulh ve güzellik yaşanırken, iyiliğin kazanmasıyla sistemin ve projenin galibi TEVHİD olurken, cennet ve cehennem kapıları açılacaktır.
Kıyametin tasvirleri ise sular, seller değil, ateşler, düşen yıldızlar, depremler, alt üst olan dağlar şeklindedir dini kaynaklara göre.
Ahir zaman bu ahlaksızlıkların ve inançsızlıkların yaşandığı dilim olacaksa sizce şu an o halde değil miyiz?
Sizce bunca kötülük korkusuzca işlenirken dünya sınavının sonu yaklaşmadı mı?
Kıyamet çok uzak değil yani…
Peki bizler için bu zamanda yaşamanın anlamı nedir? Anlamı şu; bunca kötülük varken iyi, dürüst, dik, inançlı, masum, güzel kalabilenler eski dönemlerden çok daha fazla sevap kazanacaktır. Hadislere göre neredeyse eskisinden on kat fazla. Yani inanıyorsak, düzgün olmaya, masum kalmaya çok daha fazla dikkat etmeliyiz.
Diğer yandan bunca kaos varken ve her şey alt üst olmuşken ulusumuzun varlığını korumak bu dönemde çok daha zordur ve çalışmayı, tedbirli olmayı gerektirir.
Yani inançlarınız zayıf ama vatan sevginiz fazlaysa yine çok çalışmak ve tedbirli olmak zorundasınız.
Birey olarak bunca güçlük ve çirkinlik ortamında hayatta kalmak için de farkında olmalı, çalışmalı ve tedbir almalısınız.
Demek ki her durumda normalden de fazla temiz kalmaya özen göstermek, şeytana baş eğmemek gerekir.
Şeytanın rolü zorlama değil, kışkırtma ve süslü göstermedir, korkutmaktır demiştim. Doğrudur ama insan nefsi kördür ve ihanete çokça meyillidir. Terbiye edilmezse kötülüğü emreden nefisler bu kışkırtma ve korkutmalara kolayca aldanır ve şeytanlaşır. Bunca felaketi hazırlayan, şeytani planlarla ve küresel ısınma yalanlarıyla dünyayı ateş çemberine çevirenler de bunlardır zaten.
Küresel mekanizmaların şu zamandaki görevi şeytanın emellerini hayata geçirmek ve böylece insanın güvenilmezliğini ispat ederek, Şeytancıklara ve İblis’e bir ihtimal kurtulma kapısı açmaktır. Ama bu olmayacaktır çünkü ayet bildirmektedir ki İblis cehennemde ilelebet kalacaktır.
O halde kötülüğün kazanamayacağı bir savaş yaşıyoruz. Muharebeleri kazansalar da savaşı asla kazanamayacakları açık ve kazanan iyilik olacak. İnsanın sınavı da zaten savaşı kazanmak veya kaybetmek değil. Sınav; iyiliğin kazanacağı o günde bizlerin hangi safta olacağı.
Şayet kötülüğe yenilmiş ve kanmışsak sonumuz karanlık, iyi kalmaya azmettiysek sonumuz aydınlık olacak.
Şimdi yine geriye dönüp bugüne gelelim ve 2024 yılı arifesinde durumumuzu değerlendirelim; birey, toplum ve dünya olarak!
İç açıcı değil değil mi?
Her türlü yaramazlık, kabahat, suç, zulüm var sokaklarda, ekranlarda, her türlü hırsızlık, cinayet, tefecilik…. her yerde kan ve acı var. ülkeler bombalanıyor, ormanlar yanıyor…. insanlar öldürülürken…. açlık kader ediliyor. Kaos yaratılmak ve medeniyet sonlandırılmak isteniyor ki yeni düzen kurulsun. Ama bu düzen şeytanın düzeni ve içinde inançlar yok. Yokluk, boşluk ve hurafeler… hepsi o.
Milletçe diri kalma mecburiyetimiz de buradan geliyor. Birey olarak da.
Uzatmayayım…. Ahir zaman içindeyiz bana göre ve ne zaman bilemem ama kıyamet çok uzak değil.
Bırakın kıyameti ecelimiz çok uzak değil.
O halde? Tevbe etmeli, düzelmeli, ders almalı, değişmeli, insanlığımıza geri dönmeliyiz. Çünkü şu an hayvanlardan da beter yaşıyoruz.
Adaleti, liyakati, ehliyeti, hakkaniyeti sevgiyi, iyiliği yüceltmeliyiz….
Karanlıklarla savaşmalı, kanmamalı, cihadı tüm şeytanlara karşı, her alanda göstermeliyiz. Kılıçla, kalemle, sabanla, tebeşirle…
Bu zaman inançları ayakta tutmak zor, caydırıcı çok fazla, dinci şaklabanlar da bir o kadar…
Sapıklık ve sapkınlıklar diz boyu… temiz kalmak zor.
Ama temiz kalanlar kazanacak…. benden demesi.