1984 George Orwell
1984
Yazar: George Orwell
Tercüme ve düzenleme: Celal Üster
Sayfa Sayısı: 352
İlk Baskı Yılı: 2000
(Tanıtım yazısı)
1948’de kaleme aldığı bu eser ile Orwell, günümüz modern ama adaletsiz dünyasına bir protesto bırakıyor. Kitabında 1984 yılını tasvir etse de sayfalarında bugünleri bulmak mümkün. Bunda elbette George Orwell’ın ileri görüşlülüğü etkili.
Bir eleştiri niteliğinde olan bu kitap, günümüz siyasetinin baskısı, toplumdaki adaletsizliği, insanların tek tipleştirilmek istenmesi, zihnin kontrolü ve bireyselliğin yok edilmesi gibi kavramlar üzerinde duruyor. Ütopik olduğu kadar gerçekçi yönlere de yer veren roman, okuyucuyu toplum düzeni içerisinde düşünmeye davet ediyor. Önlem alınmadığı takdirde nerelere sürüklenebileceğimiz konusunda ipuçları veren bu roman, hafızalarınızda uzun yıllar yer edecek, emin olabilirsiniz.
Kısa özet;
Büyük Birader olarak adlandırılan kişi (aslında zümre) ve onun denetimindeki partisi, Okyanusya yönetiminin başıdır. Toleranssız otoriteyle, toplumda hiyerarşik bir sınıflandırma vardır. İnsanlara, insani duygulardan, tarihsel gerçeklerden ve anılardan arınmalarını emreden Büyük Birader; ülkede aşkı, erotizmi, evliliği ve tüm insani eylemleri yasaklamıştır. Evlilikler, tamamen devlet kontrolündedir ve amaç yalnızca devlete hizmet edecek çocuklar yetiştirmektir. Diğer yandan, ülkedeki medya, sadece devlete bağlıdır ve asla düşüncelerinizi ifade etmenize izin verilmez.
Çoğunluğun bu sisteme uyduğu ve itiraz etmeksizin Büyük Birader’e saygı gösterdiği Okyanusya’da, elbette ki sisteme karşı gelen kişiler olacaktır. Bunlardan biri de Doğruluk Bakanlığı’nda çalışan Winston’dır. İçerisinde bulunduğu sıkışmışlık hissi, onu her şeye karşı gelmeye itecektir. Hikayede burada başlar. Winston’ın başkaldırışı, Julia ile olan yakınlaşması ve eylemleri sonucu başına gelenleri George Orwell, büyük bir ustalıkla işlemiştir. Kitabın sonundaysa Winston’ın türlü işkenceler sonucu, devlete bağlı bir vatandaşa dönüştürüldüğüne tanık oluruz.
ADMİN NOTU:
Hepimize altın tepside sunulmaya çalışılan, aslında zehirli bir sarmaşıktan ibaret yeni dünya düzeninin, çok daha hafif halini 1984 yılı için tasarlayan yazar, 1950 yılından önce tasarladığı tek partili, otoriter, insanlık dışı, mekanik geleceği çok güzel bir şekilde tasvir ederken, aynı zamanda adaletsiz ve ruhsuz yaşamı da protesto ediyor ve çağdaşlık yahut modern zaman gereği adıyla empoze edilmeye çalışılan tuzakları gözler önüne koyuyor. Bir kişi ve zümrenin kitleler üzerindeki baskısını da dile getiren yazar satırlar arasına sıkışmış aşkları ve ihanetleri de aktarmaya çalışıyor. Bu roman, yazarın diğer bir baş yapıtı Hayvan Çiftliği ile birlikte bence mutlaka okunması ve üzerinde düşünülmesi gereken bir eser.